İlişkilerde Neden Konuşamıyoruz? Empati ve Dinlemenin Gücü

Etrafımızdan da sıklıkla duyduğumuz bir ifadedir: "Konuşamıyoruz", peki neden konuşulamıyor? İlişkilerde iki bireyin iletişim kurmasını engelleyici güçler nelerdir? Sağlıklı iletişim için gerekli olan unsurların başında neler gelir?

Cevap niteliğinde bir soruyla ekleme yapmak isterim. Konuşmadan önce dinlemeye ne kadar özen gösteriyoruz? Dinlemekten kastedilen şey karşındakine her koşulda hak vermek değildir.

Etkili Dinlemenin Önemi

Etkili dinlemek; anlamaya niyet etmektir. İnsan doğası gereği anlaşılmak ister. Bu ihtiyaç bazen o kadar baskın hale gelir ki kişi, kendini daha yüksek sesle, daha çok tekrar ederek ifade etmeye çalışır. Ancak bu, çoğu zaman ters etki yaratır. Çünkü anlaşılmak, yalnızca anlamaya istekli bir dinleyici varlığıyla mümkün olabilir. Aksi takdirde iletişim sorunları doğacaktır.

Davranışlar; öğretilerin ve alışkanlıkların bir yansımasıdır. Bu noktada devreye girmesi kaçınılmaz olan "Empati" kavramına da değinmek isterim.

Empati: Anlamanın Ötesinde

Empati, kişinin kendini karşısındakinin yerine koyabilme becerisi olarak tanımlanır. Ancak bu tanımın yüzeyinde kalmak yeterli değildir. Peki bunu yapabilen her birey empati yeteneğine sahip midir?

Gerçek bir empati, yalnızca "kendini onun yerine koymak" değil; onun duygusunu, düşünce sistemini ve iç dünyasını anlayabilmek için çaba göstermeyi içerir. Aksi takdirde dizlerini döven iki birey tablosu çizmek gerekecektir. Bu tablo ise mevcut problemde bir fayda sağlamayacaktır.

Çünkü konuşmak bir beceriyse, dinlemek bir niyettir. Ve ancak dinleyebilenler, gerçekten konuşabilir.

---

İlişkilerinizdeki iletişim konusunda daha fazla bilgi ve profesyonel destek için benimle iletişime geçebilirsiniz.